Nefsim bu dünyayı kalır bellenme
Onunda hesabı görülür bir gün
Kendine bak gayrisine elleme
Sema çarşaf gibi dürülür bir gün
Mahlûkat fukara yaratan gani
Dünya benim diyen insanlar hani
Bir tufan kaplar ki koca cihanı
Başına kıyamet örülür bir gün
Besleyen arz kuraklıktan kavrulur
Dağlar bulut gibi uçar savrulur
Surun sesi ile evren devrilir
Umman gibi dümdüz serilir bir gün
Gördüğün kâinat balçığa döner
Parlayan güneşin ziyası söner
Yıldızlar karışır yerlere iner
İsrafil’e emir verilir bir gün
Mahlûkat oluşan balçığa batar
Bilinmez öylece kaç asır yatar
Zamanı gelince sur yine öter
Hayvanat yeniden dirilir bir gün
Bir nida duyulur insanlar koşar
Kimi tökezlenir kimisi düşer
Akıllar kamaşır beyinler pişer
Mizan terazisi kurulur bir gün
Mahkeme kurulur dava görecek
İnsanlar çağrılır hesap verecek
Günahkâr can atar arza girecek
İmkân olmaz sual sorulur bir gün
Lokman düşün orda halin pek yaman
Elaman dilersin rabden el aman
Bağışla suçumu geldiğim zaman
Yüzlerime kara sürülür bir gün
Lokman Bal